Dr. Ahmet Acar Döküntüsüz Zona Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Döküntüsüz Zona Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Zona orta ve ileri yaşlarda sık görülen deri hastalıklarından biridir. Çoğu vakada deri belirtisi görülür. Ancak Döküntüsüz Zonada hiçbir deri belirtisi olmaz. Hastalık kendisini sadece ağrı, yanma ve karıncalanma gibi semptomlarla belli eder. Bu durum yaşam kalitesini çok etkileyen bir problemdir. Diğer yandan deri belirtisi olmadığı için başka ağrılı hastalıklarla karıştırılabilir. Hatta bazen apandisit gibi cerrahi sorunlarla karıştırılarak ameliyathaneye bile alınabilen vakalar vardır. Ancak tecrübeli bir dermatoloji hekimi tarafından tanısı rahatça konulabilir ve tedavisi mümkündür.

Döküntüsüz Zona Nedir?

Klasik Zona hastalığının deride görünür belirtileri olmayan şekline Döküntüsüz Zona denir. Zona, Suçiçeğini yapan ‘Varicella Zoster’ virüsünün sebep olduğu bir hastalıktır. Bu virüs suçiçeği hastalığı sırasında deri ve mukozalardan duyu sinirlerinin uçlarından girer ve duyu lifleri ile sinirin çekirdeğine ulaşır. Burada uzun yıllar sinir hücrelerine (nöronlara) zarar vermeden kalırlar. Burada çoğalmazlar. Ancak enfeksiyon yapma yeteneklerini kaybetmezler.

 

Aradan yıllar geçtikten sonra bağışıklık sistemini zayıflatan herhangi bir sebebin tetiklemesi ile virüs tekrar aktive olur. Çoğalarak duyu sinirinin bölgesinde belirtiler ortaya çıkarır. Çoğu vakada ağrı, yanma gibi belirtilerin yanı sıra içi sıvı dolu kabarcıklarla kendini belli eden deri belirtileri mevcuttur. Ancak bazı vakalarda hiçbir deri belirtisi yapmaksızın sadece ağrı ve yanma hissi devam eder. Bu durum tanıda yanılmalara ve gecikmelere sebep olabilir.

Döküntüsüz Zona Belirtileri Nelerdir?

Döküntüsüz Zona’nın erken dönem belirtileri klasik zonaya benzer. Ancak devamında deri belirtileri olmamasıyla klasik zonadan farklılaşır.

  • Erken dönemde halsizlik, yorgunluk, bulantı, karın ağrısı oluşabilir.
  • Ateş hafif yükselir.
  • İlk oluşan yanma hissi sonrası değişik derecelerde ağrı meydana gelir.
  • Bazı vakalarda ağrı dayanılamayacak şiddettedir.
  • İyileşene kadar hiçbir deri belirtisi oluşmaz.
  • Birçok olguda ağrı sebebiyle uyku kalitesi bozulur.
  • Görülebilir deri belirtisi olmadığı için ağrılı seyreden diğer bazı hastalıklarla karıştırılabilir.

Klasik Zona Belirtileri

Klasik Zonada ilk bulgu şiddetli yanma hissidir. Çoğu vakada ağrı hissi eşlik eder. Kısa bir süre sonra oval, hafif kabarık, keskin sınırlı, kızarık ve daha sonra grup halinde deriden kabarık elemanlar oluşur. Bunlar kısa süre sonra berrak sıvı içeren, gergin, içi sıvı dolu kabarcıklar (veziküller) haline dönerler. Bu kabarcıkların etrafında kızarıklık vardır. Bu kabarcıklar genelde açılmazlar. Bu sırada etrafındaki kızarıklık solar.

 

Bir hafta sonra kurumaya ve kabuklanmaya başlar. Onuncu günde yapışık kabuk halini alır. Yaklaşık 3 haftada tam iyileşme olur. Doku yıkımına yol açan tarzda seyrederse veya ikincil (sekonder) enfeksiyon olursa iz bırakarak iyileşir.

Zona Neden Olur?

Genellikle çocuklukta geçirilen suçiçeği sonrası duyu sinirlerinin gangliyonlarında (çekirdeklerinde) bekleyen ‘Varisella zoster virüsü’ aşağıdaki sebeplerle yeniden aktive olarak çoğalabilir ve zona hastalığını oluşturabilir;

  • Karsinoma (kanser), Sarkoma, lenfoma gibi malign (kötü huylu) hastalıklar
  • Bağışıklığı baskılayıcı (İmmunosupressif) tedaviler
  • Çarpma, vurma, düşme gibi siniri zedeleyen travmalar
  • Ağır psikolojik travmalar ve üzüntü
  • Yoğun ve kronik stres altında yaşam
  • Bağışıklığı zayıflatan hastalıklar
  • Düzensiz ve yanlış beslenme
  • Sigara, alkol gibi olumsuz alışkanlıklar
  • Düzensiz veya yetersiz uyku
  • PUVA (bir tür ışın) tedavisi
  • Omuriliğe uygulanan radyasyon
  • Ağır metal zehirlenmeleri

Döküntüsüz Zona Bulaşıcı mı?

Normal Zonada oluşan içi sıvı dolu kabarcıklarla direkt deri teması gerçekleşirse bulaştırıcı olabilir. Ancak Döküntüsüz Zonada deri belirtileri olmadığı için bulaşıcılık söz konusu değildir.

Hangi Hastalıklarla Karıştırılabilir?

Zonalı hastaların bir kısmında hiçbir deri belirtisi olmaz. Sadece değişik derecelerde ağrı, yanma hissi, karıncalanma gibi belirtilerle seyreder. Bu hislerin dereceleri önceleri hafiften şiddetliye doğru, sonra da şiddetliden hafife doğru değişkenlik göstererek genellikle 2-4 haftada hastalık iyileşir. Ancak bu ağrılı belirtiler bazı hastalarda aylarca devam edebilir (Postherpetik nevralji).

 

Deri belirtisi olmaksızın oluşan bu sübjektif belirtilerle seyreden döküntüsüz zona hastalığı aşağıdaki hastalıklarla karıştırılabilir;

  • Kalp krizi (Miyokart enfaktüsü)
  • Diş problemlerine ait ağrılar
  • Boğaz iltihabı (Faranjit)
  • Diş eti iltihabı (Gingivit)
  • Böbrek taşı ağrısı (Renal Kolik)
  • Böbrek iltihabı (Nefrit)
  • Safra kesesi iltihabı (Kolesistit)
  • Apandis iltihabı (Apandisit)
  • Akciğer zarı iltihabı (Plevrit)
  • Bel fıtığı
  • Boyun fıtığı

Zona Komplikasyonları Nelerdir?

Zona hastalığının seyrinde ve sonrasında oluşabilecek komplikasyonlar aşağıda belirtilmiştir;

  • Postherpetik nevralji (aylar süren sinir ağrıları)
  • Oftalmik Zona (ağrılı göz enfeksiyonu)
  • Ensefalit (beyin iltihabı)
  • Yüz felci
  • İşitme sorunları
  • Denge sorunları

Zona Aşısı Var Mıdır?

Zonanın önlenmesine yardımcı olabilen iki aşı mevcuttur. Bunlar suçiçeği aşısı ve zona aşıdır. Suçiçeği aşısı çocukluk döneminde yapılır. Ancak hiç suçiçeği geçirmemiş erişkinler de bu aşıyı yaptırabilir. Bu aşı hastalığa yakalanmayacağını garanti etmez. Ancak hastalığın şiddetini ve komplikasyon ihtimalini azaltır.

 

Diğer yandan iki adet zona aşısı geliştirilmiştir. Bunlardan biri 50 yaş ve üstü kişiler için, diğeri 60 yaş üstü kişiler için önerilir. Bu aşılar tıpkı suçiçeği aşısında olduğu gibi zonaya yakalanmamayı garanti etmez. Ancak hastalığı hafifletilebilir ve ‘Postherpetik nevralji’ riskini azaltabilir.

 

Zona aşısına bağlı enjeksiyon bölgesinde kaşıntı, kızarıklık, ağrı, hassasiyet, şişlik ve baş ağrısı oluşabilir.

Tanı Nasıl Konur?

Döküntüsüz Zonada hiçbir deri belirtisi olmadığı için hekimin tecrübesi çok önemlidir. Öncelikle tek taraflı (asimetrik) ağrılı durumlarda zona hastalığı akla gelmelidir.

 

Yukarıda bahsedilen Döküntüsüz Zonanın karıştırılabildiği hastalıkların her birinin özel klinik ve laboratuvar belirtileri mevcuttur. Belirtilerin başlama şekli, seyri ve hafifleyerek sonlanması kendine has bir özellik gösterir. Bütün bunları değerlendiren hekim zonanın tanısını koyarak tedavi sürecini başlatır.

Döküntüsüz Zona Tedavisi Nasıldır?

Döküntüsüz Zona tedavisi hastaya uygun verilecek medikal tedavilerin yanı sıra tavsiyeleri içermektedir.

Medikal Tedaviler

Deri belirtileri olmadığı için dıştan sürülen ilaçlara ihtiyaç duyulmaz. Aşağıdaki tedavi şekillerinden uygun görülenler verilir;

  • Sistemik antiviraller
  • Vitaminler
  • Ağrı kesiciler (Analjezikler)

Hastalara Tavsiyeler

Hastanın vücut direncinin yükseltilmesi ve organizmanın tamamen hastalıkla mücadeleye odaklanabilmesi için aşağıdaki tavsiyelere uyulmalıdır;

  • Özellikle ilk 10 gün mümkünse tam yatak istirahati tavsiye edilir. Bunun mümkün olmadığı durumlarda olabildiğince az çalışılmalıdır.
  • Sigara ve alkol içimi bırakılmalıdır
  • Düzenli uyku uyumalıdır
  • Hazır ve katkılı gıdalar yenmemelidir
  • Sağlıklı, düzenli ve yeterli beslenmelidir
  • Aşırı güneş ışınlarına maruz kalınmamalıdır
  • Stres yönetimi doğru yapılmalıdır
  • Hasta kendisini üzecek kişi ve ortamlardan uzak durmalıdır
  • Aşırı terleme, sıcak, soğuk ve rüzgârdan korunmalıdır

 

Görüldüğü üzere Döküntüsüz Zona oluşturduğu şiddetli ağrılara rağmen deride görünebilir belirti olmadığı için birçok iç hastalıkları ile karıştırılabilir. Tanıda gecikmelere ve yanlışlıklara yol açabilir. Diğer yandan ağrı sebebiyle hastalar günlük fonksiyonlarını yerine getirmekte zorlanır. İş gücü kaybı oluşur. Ayrıca uyku kalitesi de bozulabilir. Ancak doğru tanı ne kadar erken konursa ve tedavi ne kadar erken başlanırsa belirtiler o kadar hızlı geriler. Hastalara yapılan tavsiyelerin gereğince yerine getirilmesi tedavi sürecini hızlandırır ve tam olarak iyileşme mümkün olabilir.

Dr. Ahmet ACAR
Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı
Blog - Dr. Ahmet ACAR

Dr. Ahmet ACAR

Dermatoloji Uzmanı

İstanbul Tıp Fakültesinden mezun olduktan sonra Uludağ Tıp Fakültesinde Dermatoloji, Alerji ve Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar üzerine 7 yıl süren Doktora ve üzeri çalışmalar yaptı.

1994’ten beri Sakarya’da Dermatoloji (Cildiye) Uzmanı olarak çalışan Dr. Ahmet Acar 37 yıllık meslek hayatı boyunca üniversite, devlet hastanesi, özel muayenehane hekimliği tecrübelerinin sağladığı birikimle hizmetlerine devam ederken tüm deri hastalıkları ve zührevi hastalıkların tedavilerini gerçekleştirmektedir. Bununla birlikte yüz gençleştirme, estetik lazer yöntemleri, cilt bakımları ve HPV tedavileri en çok hizmet verdiği alanlardır.

En çok okunanlar

SAÇ BİTİ NEDEN OLUR? SAÇTAKİ SİRKE NASIL TEMİZLENİR?

MAKAT KAŞINTISI NEDEN OLUR? NASIL GEÇER?

Blog - Dr. Ahmet ACAR

Dr. Ahmet ACAR

Dermatoloji Uzmanı

İstanbul Tıp Fakültesinden mezun olduktan sonra Uludağ Tıp Fakültesinde Dermatoloji, Alerji ve Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar üzerine 7 yıl süren Doktora ve üzeri çalışmalar yaptı.

1994’ten beri Sakarya’da Dermatoloji (Cildiye) Uzmanı olarak çalışan Dr. Ahmet Acar 37 yıllık meslek hayatı boyunca üniversite, devlet hastanesi, özel muayenehane hekimliği tecrübelerinin sağladığı birikimle hizmetlerine devam ederken tüm deri hastalıkları ve zührevi hastalıkların tedavilerini gerçekleştirmektedir. Bununla birlikte yüz gençleştirme, estetik lazer yöntemleri, cilt bakımları ve HPV tedavileri en çok hizmet verdiği alanlardır.

Dr. Ahmet Acar - Logo
Dr. Ahmet Acar - Deri hastalıklarının tedavisi dermatoloji uzmanının işidir.